Hitit Yürüyüş Parkurları Gezgin Dergisinde
Binlerce yıldır onlarca kadim medeniyete kucak açan Anadolu toprakları, bu medeniyetlerin yeniden hatırlandığı bir döneme girdi. Potansiyel turizm hareketlerinin canlandırılması için başta valilikler olmak üzere birçok kamu kuruluşunun proje ürettiği Anadolu’nun birçok ilinden farklı etkinlikler düzenleniyor. Bunlardan biri olan ‘Güneş kursunun izinde Hitit Yolu’ projesi kapsamında 400 kilometrelik yürüyüş ve bisiklet parkurları kullanıma açıldı.
Yıllardır turizmin bu ülkede neden bu kadar ihmal edildiğini düşünür dururum. Binlerce yılllık medeniyet tarihinin en büyük ve gelişmiş olanlarına beşiklik eden Anadolu’da her bir köşede farklı tarihi izler bulunuyor. Ülkemizde turizm denince akla genelde (ve sadece) yeme, içme ve denize girmenin geldiği düşünüldüğünde farklı turizm alanlarının neden ihmal edildiği anlaşılır. Ancak son yılarda bunun tersi bir dönüşüm mevcut.
Özellikle AB fonlarının desteğini alan devlet birimleri (genelde valilikler) çok farklı ve güzel çalışmalara imza atıyorlar. Muhtemelen bu projelerden biri olan ‘Güneş kursunun izinde Hitit Yolu’ projesi Çorum Valisi Nurullah Çakır önderliğinde hayata geçirildi. Proje kapsamında biri yürüyüş diğeri de bisiklet olmak üzere temelde iki farklı parkur kullanıma açıldı. Bu parkurların farklı varyasyonları da bulunuyor.
MÖ 2000′li yıllarda Çorum ve bölgesini mesken tutan Hitit uygarlığı bu bölgede birçok eser ve iz bırakmış. Hitit medeniyetinin izleri ise bugün Hitit yolu adı verilen yürüyüş parkuru ile geçiliyor.
Hitit yollarını tekrar canlandırmak ve turizm açısından farklılıklar oluşturmak için hazırlanan proje kapsamında Çorum Valiliği tarafından düzenlenen etkinlikler 13 Mayıs Cuma günü başladı. Zaman zaman kötü havanın azizliğine uğrasak da etkinlerler önceden açıklanan program çerçevesinde devam ettiğini söyleyebilirim.
Cuma günü öğle saatlerinde Çorum’a vardık. İstanbul’dan başlayan yolculuğumuz otobüsle 9 saat sürüyor. Çorum’da havaalanı olmadığı için uçakla ulaşım imkanı yok. Ancak çevre illerdeki havaalanları bu yolculuklar için kullanılabiliyor. Samsun havaalanında iki buçuk Merzifon havaalanından ise bir buçuk saat kadar sürüyor çorum. Cuma günü vardığımız Çorum bizi serin bir hava ile karşıladı. Gündüz ilk oalrak küçük bir çorum turu attık. Ulu cami, saat kulesi ve dünyanın en dar sokağını gezdikten sonra önemlitarihi eserlere ev sahipliği yapan çorum müzesini gezdik. Cuma akşamı Çorum Valisi Nurullah Çakır’ın evsahipliğinde düzenlenen kokteyl ile de etkinlikler başlamış oldu. Pek çok önemli davetlinin katıldığı gecede yöresel yemekler tanıtıldı. Ardından da pek çok ünlü gitaristin katıldığı bir gitar resitali verildi.
Cumartesi sabahı ise bizi uzun bir yürüyüş bekliyordu. Boğazkale’de bulunan Yazılı Kaya’dan başlayan toplu yürüyüşümüz (500 kişiye yakın bir ekip vardı) İncesu kanyonunda son buldu. Muhteşem bir doğa manzarasının bize eşlik ettiği yürüyüşte güneş bazen yüzünü gösterdi bazen de bulutların arkasından bizi takip etti. Bir yandan doğanın diğer yandan tarihin içinde geçen yolculuğa çorum insanının misafirperverliği de eşlik etti. Çok yönlü bir etkinlik olan organizasyonda dağcılar dağ tırmanışı yaparken, Çorum’un geleneksel yiyecekleri de ziyaretçilere ikram edildi.Etkinlikte Çorum Müzesi’nde Hitit uygarlığı döneminde kullanılan kıyfaetler, canlı mankenler vasıtası ile ziyaretçilerle buluştu. 4 bin yıl öncesine ait bu kıyafetler çok farklı ve kendine has birçok detay içeriyordu. Kıyafetler arasında askerden çiftçiye, ev hanımından devlet memuruna kadar farklı kesimlerden örnekler vardı. Mankenlerin canlı olması ve bu kıyafetleri insanların üzerinde görmek farklı bir deneyim oldu benim için.
Cuma günü başlayıp Pazar günü biten etkinler hızlı bir tempoda yapıldığından çok fazla şey gördük ve gözlemledik. Öncelikle birçok Anadolu şehrinde olduğu gibi Çorum’un samimi ve misafirperver insanlarını anmadan geçemeyeceğim. Gerek yürüyüş gerekse şehir gezintisi sırasında bu samimiyet sürekli karşımıza çıktı. Şehir merkezinde yaptığımız kısa gezilerde dar sokaklar, samimi sohbetlerin yapıldığı kahvehaneler, şehrin simgesi olan leblebinin envai çeşidinin satıldığı dükkanlar ilgimizi çekti. Fotoğrafik açıdan zengin malzemeler sunan Çorum, bize kucak açtı diyebilirim.
Cumartesi günü tarihi kalıntıların etrafında süren yürüyüş parkurunun ardından İncesu kanyonuna geçtik. Kanyonda su seviyesinin yeteri kadar azalmamış olması nedeniyle yalnızca etrafında tur atabildik. Muhteşem manzaralar ve çeşitli kuşların gözlendiği kanyon özellikle Temmuz- Ağustos ayında gezilmeye müsait. Dağcılık ve kano gibi sporlarla ilgilenenler içinse bulunmaz bir mekan. Pazar günü ise bir diğer önemli tarihi mekan olan alacahöyüğe geçtik. Pazar günü de eş zamanlı pek çok aktivitenin gerçekleştiği organizasyonda bisiklet yarışları ve engelliler yürüyüşünü takip etme fırsatımız oldu. Alacahöyüğü de gezip dilek ağacına bir parça çaputta biz bağladık. Muhteşem denebilecek deneyimler ve gezi lezzetiyle geri dönerken daha yapmamız gerekenler vardı düşünceleri aklımızdaydı. Çorum gitmek isteyenlere bu anlamda tavsiyelerimiz olacak: İlk olarak sakın kısa bir geziyle gezerim diye düşünmeyin. Çünkü çok geniş bir alanda pek ço güzellik barındırıyor çorum. İkincisi şehirde kalacak pek çok yer var. Hata Karadenizin en büyük oteli de Çorum’da. Üçüncüsü fotoğraf makinenizi sakın yanınızdan ayırmayın. Çünkü muhteşem doğa size güzel kareler sunacak. Son olarak leblebilerin her çeşidinden tatmayı, Keşkek ve İskilip dolması yemeyi de unutmayın…
Leblebi
Tipik bir Anadolu şehri olan Çorum’un en meşhur yiyeceklerinden biri leblebi. Adeta şehirle özdeşleşen leblebiye şehrin her tarafından rastlamak mümkün. Farklı damak tadları için farklı seçeneklerle satışa sunulan bu lezzetli yiyecekten yanımıza bol bol aldık. Siz de bu çeşitleri denemelisiniz. Hatta hiç birine ön yargılı yaklaşmadan mutlaka bir tadına bakın.
Çorum Müzesi
Binlerce yıllık Çorum ve bölgesinin tarihi eserlerini barındıran Çorum Müzesi, şehre gelenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerden biri. 1914 yılında hastane olarak inşa edilen bina, Ziraat Mektebi, Sanat Mektebi, Ticaret lisesi, Makine Yüksek Okulu ve Atatürk lisesi olarak da hizmet vermiş. 1988 yılında bir yangınla hasar gören bina 2003 tarihinde müze olarak hizmet vermeye başlamış. Müzede MÖ 6 bin yıllarından kalma eserler ve buluntular sergilenmektedir. Ayrıca Hititlilerden önce bölgede yaşayan Hattilere ait birçok eşya yine bu müzede sergileniyor. Modern bir tasarım anlayışı ile dizayn edilen müze, dünyadaki benzerlerini aratmayacak bir zenginliğe sahip.
Çorum Saat Kulesi
Şehrin merkezinde bulunan saat kulesi Osmanlı Padişahı II. Abdulhamit’in tahta çıkışının 25. yıldönümünde gönderdiği ferman üzerine Beşiktaş Muhafızı Çorumlu Yedi Sekiz Hasan Paşa tarafından 1894 yılında yaptırılmıştır. Çorum’un idari statüsünün kazadan sancağa yükseltilmesi de aynı yıl içinde olmuştur. Yüksekliği 27.5 metredir. Minare tarzı inşaa edilen kulenin güneye açılan yuvarlak kemerli kapısı üzerinde mermer zemine Osmanlıca olarak yazılmış aynı tarihli kitabe bulunmaktadır.
Ne alınır?
Ülkemizin birçok şehrinde olduğu gibi Çorum’la özdeşleşmiş bazı özel hediyelik eşya ya da yiyecek gibi öne çıkan unsurları bulunuyor. Bunlardan ilki yazımızın önceki satırlarında değindiğimiz leblebi. Çorum’a gidip de leblebi almadan dönmeyin derim ben. Bunun yanısıra bakır ev eşyaları, bakır süs eşyaları, ağaç oymacılığı ürünleri, Hitit motifli süs eşyaları, el dokuması kilim, pirinç, el örgüsü çorap ve heybe de şehrin önemli alameti farikalarından birkaçı. Bir gezgin için önemli olan diğer konu ise yiyecekler. Çorum’da aşure, mantı, çökelekli dürüm, etli pilav, çatalaşı çorbası, mumbar, keşkek,İskilip dolması ve has baklava önemli yöresel tadlardan birkaçı. Tavsiyem bu yöresel tadlara da bir göz atın ve damak zevkinize uygun olanların tadına bakın.Çorum’daki Müze ve Örenyerleri
Çorum Müzesi: Gülabibey Malı. Müze Sk. ÇORUM Tel: 0 364 213 15 68
Alacahöyük Örenyeri: Alacahöyük Köyü / Alaca Tel: 0 364 422 70 11
Alacahöyük Müzesi: Alacahöyük Köyü /Alaca Tel: 0 364 422 70 11
Boğazköy Örenyeri (Hattuşa): Boğazkale / Çorum Tel: 0 364 452 22 00
Boğazköy Yazılıkaya (Hattuşa): Boğazkale / Çorum
Boğazkale Müzesi: Boğazkale / Çorum Tel: 0 364 452 20 06
Ortaköy Şapinuva: Ortaköy / Çorum
Laçin Kapılıkaya Anıtsal Kaya Mezar: Kırkdilim Mevkii /Laçin
İskilip Kaya Mezarı: İskilip / Çorum
 |  |
